Bu hafta perşembe seminerimizde Bilal Patacı ‘Bilge, Komutan, Müslüman: Aliya İzzetbegoviç ” konulu sunumunda çağdaş İslam düşüncesinin en önemli münevverlerinden Aliya’nın insan ve İslam tasavvuru hakkındaki değerlendirmelerine değindi.

Seminerimizden bazı notlar:

Teorik tekliflerini başarılı bir şekilde pratize etmesi bakımından çağdaşı olan pek çok düşünür ve siyaset adamından ayrılan Aliya’nın henüz gençlik yıllarında başladığı kimlik mücadelesi hapis, baskı, ötekileştirme ve savaş gibi pek çok aleyhine cereyan eden durumları tecrübe ederek olgunlaşmış ve Doğu ile Batı, ABD ve Rusya, Komünizm ve Kapitalizm arasında sıkıştırılmak istenen Boşnak halkı için üçüncü bir yol sunmuştur.

Dünyadaki tüm görüşler dini, materyalist ve İslami olmak üzere üçe ayrılabilir. Din, kültüre; materyalist bakış açısı ise medeniyet fikrine odaklanmıştır. Kültür insana, medeniyet ise topluma yönelmiştir. Ancak İslam bu iki görüşün sunduğu tekliflerin en etkili ve hakiki ifadesidir. Ruh ve beden, doğu ile batı, kültür ile medeniyet, insan ile toplum arasında köprü vazifesi görmüştür. İslam üçüncü yoldur. Üçüncü olması sonradanlık ifade etmez. Esasında İslam bizatihi yolun kendisidir.

Bilal Patacı hocamıza ve programa katılan tüm misafirlerimize teşriflerinden dolayı teşekkür ederiz.